Londra Gezilecek Yerler , Nereye Gidilir ve Aktiviteler:
İngiltere'nin başkentindeki edindiğim tecrübeleri sizler için hazırladığım Londra gezilecek yerler yazısında sırayla aktaracağım.
Londra Gezilecek Yerler Listesi:
King's Cross istasyonu:
Harry Potter hayranıysanız buraya kesinlikle uğramanız gerekiyor meşhur istasyon sahneleri burada çekiliyor. Epey bir sıra beklerseniz aşağıdaki gibi bir fotoğraf çektirebilirsiniz. Ben sıra beklemeye üşendiğim için başkasının fotoğrafını çekmiştim:). Buranın hemen yanında ise Harry Potter'ın mağazası bulunuyor.
Bu seri hakkında bulabileceğiniz bir sürü hediyelik eşya var. Ben asa almak istemiştim ancak yaklaşık 40 pound olduğunu görünce fikrimden vazgeçip ebay üzerinden imitasyonlarına yöneldim:).
Winter Wonderland
Hyde park içerisinde son 10 yıldır kasım ve aralık ayları arasında kurulan festival alanı. Giriş yapmak için ücret alınmıyor. İçerisinde lunapark, açık hava buz pateni pisti, yiyecek ve içecek stantları ve hediyelik eşya satan kulübeler bulunuyor. Kendinizi çocuk gibi hissederek her şeye katılmak istiyorsunuz.
Açık hava etkinliği olduğu için kalın giyinip gitmenizi öneriyorum, festival alanı çok büyük olduğu için abartısız 3-4 saat içeride vakit geçirebilirsiniz. Özellikle buz pateninden çok zevk almıştım, pist yuvarlak ve orta alanındaki boşlukta canlı müzik yapılıyor, kendinizi Noel filminde gibi hissediyorsunuz.
Hyde Park:
Londra gezilecek yerler arasında yer alan Hyde Park Dünyada yer alan en büyük parklardan biri olma özelliğine sahip olmasından dolayı, biz turistleri kendisine çekiyor. İçerisinde yürüyüş yapabileceğiniz parkurlar, göletler, sembol sayılan sincaplar bulunmaktadır.
Kendi görüşüm olarak yeterince ormanlık bir alan değil ve alabildiğine çim bulunuyor genel bir yürüyüş yapmanız yeterli olacaktır. Hyde Parkın içerisinde gördüğüm tek yapı Serpentine Galerisi oldu içerisinde birbirinden renkli tablolar bulunuyordu ve girişi ücretsizdi.
Harrods
Brompton caddesi üzerinde yer alan 1834 yılında yapılan eski bir alışveriş merkezi olan Harrods'ın gidilip görülmesi gerektiğine inanıyorum. Harrods'un hemen önünde görmüş olduğum sanatçı son derece başarılı kumdan köpek heykeli yapıyordu.
İçerisinde farklı farklı bölümler bulunuyor. Gıda, kozmetik, giyim ve teknolojik ürünler bunlardan bir kaçı. Bulunan markalardan kaynaklı fiyatlar epey bir yüksekti bir şey alamamıştım. İçeride yürüyen merdivenlerin bulunduğu yer çok hoşuma gitmişti.
Piccadilly Circus:
Lonrda'da bulunan ünlü meydan Piccadily Circus, neon ışıklarla aydınlatılmış göz alan bir meydan. Trafiğin tersten akması ve karmaşık bir kavşak bir araya gelince karşıdan karşıya geçerken insanın kafası iyice karışıyor:).
Araba çarpmadan karşıya geçebilirseniz metro istasyonu önünde yer alan müzisyenleri dinleyerek ortamın büyüsüne kendinizi kaptırmanızı tavsiye ediyorum.
Oxford Street
Londra rehberi yazılarının olmazsa olmazı Oxford Street. Ülkemizden örnek vermek gerekirse, Bağdat caddesi ve İstiklal caddesinin karışımı olarak düşünebiliriz. Dünyaca ünlü markaların mağazalarının bulunduğu caddede elektrikli araba üreticisi Tesla'nın bile mağazası bulunuyor.
Oxford street boyunca bisikletli taksiciler bulunuyor dilerseniz onunla da caddeyi turlayabilirsiniz. Yol boyunca geçen lüks arabalar sanki buranın bir parçası olmuş.
Camden town:
Londra merkezin kuzeyinde yer alan ve günümüz teknolojisini yakalayamamış bir bölge. Dünyaca ünlü Amy Winehouse'un evi burada bulunmaktadır. Daha çok müzisyenlerin takıldığı bir bölge olan Camden town sokaklarında 2.el eşya satan mağazaları görebilirsiniz. Londra'dan sevdiklerinize hediyelik eşyalar almak için en doğru adres diyebilirim. Merkeze göre fiyatlar daha uygun
Tower Bridge:
Londra sembolü deyince akla ilk gelen yapılardan biri olan Tower Brigde. Thames nehri üzerinde yer alan bir köprüdür. Büyük gemiler geçtiği zamanlarda açılıp tekrar kapabiliyor.
Kulesine çıkmak için ücret ödemeniz gerekiyor, asansör ile yukarı çıkıp manzarayı izleyebilir ve 100 yılı aşkın tarihi olan köprünün çalışma mekanizmaları dahil tüm detaylarını görebilirsiniz.
Tower of London:
Çift duvarlı kale olarak inşa edilen yapının içerinde hazine binası, cephanelik, hapishane ve eski zamanlarda kullanılan hayvanat bahçesi bulunmaktadır. Kale içerisinde kanatları bağlı yada kesilmiş olan kuzgunlar bulunmaktadır nedeni ise kuşlar kaleyi terk edemesin diye yapılan bir uygulama. Hatta kuzgunlar için kale içerisinde anıt bile bulunmaktadır. Tower of London içerisinde işkence görerek hayatını kaybetmiş insan sayısının çok fazla olduğunu bilmenizi isterim.
Thames Nehri Turu:
Londra gezilecek yerler karayla sınırlı değil nehir üzerinde yer alan istasyonlardan ring usulü çalışan teknelere bilet alıp küçük bir gezinti yapabilirsiniz. Yanlış hatırlamıyorsam ücrete göre farklı rotalar bulunuyordu. Bir kere bilet aldıktan sonra aynı gün içerisinde istediğiniz durakta inip tekrar binebiliyorsunuz. Ring sistemi olduğu için tekne saatlerini kontrol etmenizi öneriyorum aksi halde tekneyi bekleyerek sıkılırsınız.
Borough Market:
Nehrin güney yakasında yer alan pazar alanı diyebileceğimiz bir yer Borough Market. burada standart meyve ve sebzelerin yanı sıra farklı kültürlere ait yiyecekler ve içecekler bulabilirsiniz. Borough Markete kesinlikle aç gidilmesi gerekiyor.
Tezgahlardan alacağınız şarap ile peynir stantlarını gezerek hepsinin tadına bakmanızı öneriyorum. Belirli saatlerde açık olduğunu unutmayın saat 10:00 - 18:00 arasında pazar kurulmaktadır. Pazar içinde gezerken kendimi bir anda sonradan öğrendiğim popüler dizi olan Sherlock 'un setinin içinde buldum. Diziyi öncesinde izlemediğim için kişileri tanımıyordum kesin ünlü birisidir diyerek fotoğrafını çekmiştim:).
St. Paul's Katedrali:
İbadet amaçlı gelmeyen kişilere ücretli olan Stç Paul's Katedraline biletin fiyatının yüksek olmasından kaynaklı girmemiştim ancak burayı ile ilgili orada öğrendiğim, büyük Londra yangınında insanlar değerli eşyalarını buraya saklamış ancak yangın yinede binayı çevreleyip tahrip etmiş ve haliyle içerisindeki eşyalar kül olmuş. En azından sizinle binanın fotoğrafını paylaşabilirim.
Horse Guards Parade
Whitehall caddesi üzerinde bulunan devlet binası. Askerlerin nöbet değişimine denk gelip ve keyifli bir şekilde izlemiştim. Sert komutlar altında askerler görev yerlerini yeni gelen askerlere devrediyordu.
Buckingham Sarayı:
İngiliz kraliyet ailesinin çoğunlukla içeride yaşadığı ve önemli devlet büyüklerinin ağırlandığı saray. Kraliçe sarayın içinde ise bayrağı göndere çekiyorlar, ben şahit olmadım ancak zaman zaman gelen turistleri balkona çıkıp selamlıyormuş. Burada denk gelebilirseniz askerlerin nöbet değişimini izleyebilirsiniz.
Big Ben:
Londra'nın simgelerinden olan 106 metrelik devasa saat kulesi. 2016 yılını nehrin kenarında yapılan organizasyonda karşılamıştım, 2016'nın ilk saniyelerinde kuleden gelen çan sesleri insanlar çığlık atıyordu.
London Eye:
Londra'nın simgesi olan London Eye, Thames nehri üzerinde bulunan 135 metre yüksekliğe sahip bir dönendolap. Biletlerini online olarak alabilirsiniz hatta size tavsiyem kampanyaları takip edin Maddame Tussauds ve London Eye biletlerinin ikisini paket olarak ucuza alabilirsiniz (2 kişi 38 Pound). Binmeden önce epey bir sıra beklemiştik tabi size beklemek istemez iseniz vip biletlerden alabilirsiniz.
İnternetten biletinizi alacaksanız gişe kuyruğundan önce London Eye'ın sağ çaprazında bulunan binanın zemin katından online biletinizi onaylatmanız gerekiyor bu işlemi yapmadan boş yere sıra beklemeyin. Tur büyük camdan kabinlerin içinde yaklaşık 45 dakika sürüyor. Kabini komple kiralayabilir ve evlilik teklifi için organize ettirebilirsiniz.
Portobello Road:
Notting Hill'de yer alan cadde renkli binaları ve bit pazarı diye tabir edebileceğimiz dükkanları ile meşhur olan bir caddedir. Kendiniz için alabileceğiniz bir çok şey bulunmaktadır. Birazdan bahsedeceğim Electic Cinema burada yer almaktadır.
Carnaby Street:
Londra'da ki önemli caddeler arasında gelir. Diğer caddelere göre kalabalık biraz daha az sayılır ama trafiğe kapalı olmasından dolayı yürüyüş yapmak için ideal yerlerden birisidir Carnaby Street. Sokak süslerini belirli periyotlarda değiştiriyorlar.
Leicester Square:
Kış aylarında küçük bir festival alanı kurulan keyifli bir meydan. Akşamları diğer büyük caddeleri gezerken buraya da uğramanızı tavsiye ederim. Meydanda Ünlü Odeon sineması bulunmaktadır.
Önemli filmlerin premierleri burada yapılmaktadır. Köşede yer alan Casinoya üstünüz uygun olduğu takdirde girebilirsiniz, hayatımda ilk kumarhaneye burada gittim ve 1 poundluk oynayıp 40 pounda çıkmıştım ve hemen paramı alıp casinodan çıkmıştım.
Chinatown:
Uzak doğu mutfağına yatkınsanız kesinlikle uğramanızı tavsiye ediyorum. Mahalleye girdiğiniz anda ağır bir yemek kokusu ile karşılaşıyorsunuz. Bir çok restoranın olduğu bölgede değişik tatlar ile karnınızı doyurabilirsiniz. Mahallenin arka sokağında m&m's world var, kesinlikle uğrayın başka yerde bulamayacağınız hediyeler alabilirsiniz.
Trafalgar Square:
National Art Gallery'in bulunduğu devasa meydan, müzeye gelmeyecekseniz sadece buraya gitmenin çok bir anlamı bulunmuyor.
Electric Cinema:
Portobello caddesinde bulunan ve gittiğim zaman aşırı eğlendiğim bir sinemadır kendileri. Alıştığımız sinemalardan farklı olarak oturum düzeni çok farklı, hatta en ön sırada yataklar bulunuyor.
Salon içerisinde arka tarafta bar bulunuyor filminizi izlerken dilediğiniz alkollü & alkolsüz içeceği alabiliyorsunuz. Bilet fiyatları normal sinemalara göre pahalı ancak buna değer.
Kew Gardens:
Şehir merkezinden yaklaşık 30-40 dakikalık bir tren yolcuğunu ile ulaşılan zone 3 ve 4 sınırında bulunan büyüleyici bir park Kew Gardens. Son derece şirin bir tren istasyonundan inip 200 mt kadar yürüdükten sonra kew bahçelerinin girişine geliyorsunuz.
Girişte 15 pound karşılığında biletinizi alıp içeri girebilirsiniz. Size tavsiyem buraya en az 4-5 saat vakit ayırın ve her bir noktasını görmeye çalışın, burasını şehirin içindeki parklar ile karıştırmamalısınız burada daha fazla ağaç daha fazla çiçek ve değişik yapılar bulunmaktadır.
Parkın içerisindeki seralarda farklı iklimlere ait bitkiler bulunuyor. Yağmur ormanlarının olduğu büyük bir sera vardı. Ayrı bir bölümde içinde değişik türde balıkların sergilendiği akvaryumlar bulunuyor.
Parkın içinde yerden yüksek platformlarda Jurrasic Park tarzında yukarıdan etrafı izleyebiliyorsunuz, ben yukarı çıktığımda sağanak yağmur başlamıştı ve kaçacak yer bulamamıştım:). Kew Garden's görülmesi gereken önemli bir yer diyebilirim tekrar hatırlatıyorum diğer parkları gördüm buraya ne gerek var diye düşünmeyin. Londra gezilecek yerler yazısının sonuna gelmiş bulunuyoruz.
Londra Müze Rehberi için Tıklayın